Üstelik önemli bir gurmenin yemekleri hakkında yaptığı olumsuz eleştiriler Carl için bardağı taşıran son damla olur.Yeteneğine rağmen kariyerinde düşüşe geçtiğini hisseden Carl , restorandan ayrılır ve neler yapabileceğini düşünürken tam da bu dönem bir teklif gelir: ikinci el bir bir yemek karavanı al ve kendi işinin patronu ol! Oğlu Percy ve eski bir arkadaşı olan Martin’in yardımıyla Carl Amerika yollarında yemeğe ve yeni lezzetlere ve de en önemlisi hayata dair tutkusunu yeniden keşfedecektir...
dipnot:nişastanın bilinmeyen işlevlerini öğrenmek çoook şaşırtıcıydı.. :3
Ta taaaamm..Yeni yılın iştah açıcı ilk yazısından herkese merhabaa..:)
Bu aralar onedio'da gördüğüm bir liste sonunda baya baya aşçılıkla yada şeflerle ilgili filmlere sardırdım..Ama öyle böyle değil günde 2 yada 3 tane izlediğim bile oldu ki bu benim için bile çok fazla.. :D
İşte bu filmlerden ilk izlediğim film 2014 yapımı Şef filmi oldu..Filmde geçen yemeklerden ve başroldeki aktörün oyunculuğundan çok hoşlanmasam da anlattığı hikayenin bazı yanlarını beğendim diyebiliriz..
Mesela Carl'ın 9 yaşındaki oğluyla olan ilişkisini yakın markaja alıp hiçbir detayı atlamaması çok hoştu..Bununla beraber filmde tam bir sosyal medya etkisi vardı..Şöyle ki sosyal medya araçlarından Vine ve Twitter'ın kullanımı o kadar ilginçti ki filme ait bir karakter gibiydi..Görsel olarak da twitter'ın mavi kuşunu ,tweet attığımızda çıkan ciklemeleri filan eklemişlerdi ki bu daha önce hiçbir filmde tanık olmadığım bişiydi. Beğendim farklı ve hoş bir detay olmuştu..
Aşçılıkla ya da yeni şeyler denemekten hoşlanıyorsanız sizin için de iyi bir seçim olabilir zannımca..
Keyifli seyirler..