7 Haziran 2015 Pazar

Studio Ghibli'den Bir Veda: Marnie Oradayken / Omoide no Marnie (2014)


12 yaşındaki Anna, bir sürü insanın içinde olduğu görünmez sihirli çemberin dışında olduğuna inanmakta ve insanlardan kendini dışlayıp, umursamaz ifadesini  takınarak kendini etrafındakilerden soyutlamaktadır.Yaşadığı astım sorunu sebebiyle üvey annesi tarafından şehirden uzak, Hokkaido’nun havası temiz sakin bir sahil kasabasındaki akrabalarının yanına gönderilir.


İlk başlarda sıkılsa da daha sonraları bulunduğu yeri seven Anna , buradaki vaktini bataklıkta hayal kurup, çizim yaparak geçirir.  Keşfe çıktığı bir gün terkedilmiş bir malikane bulur.Çevre sakinlerinin uyarısıyla hemen oradan ayrılmak zorunda kalan Anna'nın aklı malikanede kalır..Merakına yenik düşüp tekrar malikaneyi ziyaret eden Anna burada malikanenin penceresinden içeriyi gözetleyen sarışın kız Marnie ile tanışır. İkili birbirleriyle çok yakın arkadaş olur. 



Vaktinin çoğunu Marnie ile geçirmeye başlayan Anna bir süre sonra Marnie'nin bir görünüp bir kaybolmasının ardındaki gizemlerin peşine düşer..Ancak, Marnie’nin geçmişinin arkadaşlık ve sevgi dolu bir hikaye ile ortaya çıkmasıyla, gerçeklik ve hayal arasındaki çizgi bulanıklaşmaya başlayacaktır.



Denk geldiniz mi bilmiyorum ama bu yıl 34.sü düzenlenen İstanbul Film Festivalinde gösterilen bir film Marnie Oradayken.. Hatta bu hafta ( 5-11 Haziran arası ) vizyona giren filmlerden biri..


İngiliz yazar Joan G.Robinson’un 1967 yılında yayımlanan ünlü çocuk romanından uyarlanan , arkadaşlık ve yalnızlık hakkındaki bu dokunaklı film, Prenses Mononokeden Küçük Deniz Kızı Ponyoya birçok Ghibli filminde çalışmış olan yönetmen Hiromasa Yonebayashi’nin yönettiği ikinci film ve bunda da harika bir iş çıkarmış.



İzlerken her Ghibli filminde olduğu gibi bunda da filmle beraber olayları yaşıyorsunuz. Üstelik birkaç özelliğiyle diğer yapımlardan biraz daha farklı bir havası var..
Çocuk kitabından uyarlanmış olması sebebiyle çok renkli ve çok sıcak bir film.Özellikle filmde gösterilen ve tek bir detayın bile atlanmadığı doğa tasviri çok canlı ve bir o kadar da gerçekçi. Ayrıca klasik Ghibli filmlerinden farklı olarak son ana kadar neyin ne olduğunu anlamadığımızdan gizem öğesinin fazla olduğu bir yapım diyebilirim..

Son olarak ise Ghibli’nin en önemli adamı, Hayao Miyazaki'nin emekli oluşuyla Stüdyo Ghibli'nin ne olacağı konuşulurken Marnie Oradayken filminin son film olacağı da söylentiler arasındaydı ki,bir basın açıklamasıyla söylentiler gerçeğe dönüştü.
En son Isao Takahata'nın başarılı filmi Prenses Kaguya Masalı'nın ardından bu izlediğimiz film hem son Ghibli filmi olmasıyla , hem de kalbe dokunan bir yanının olması sebebiyle biraz önemi hakediyor.

Müzikleri,oradaymış gibi hissettiren göz kamaştırıcı görselliği ve insanın içinde yer eden hikayesiyle, izlenmesi gereken yapımlar listesinde olan Marnie Oradayken filmini bence mutlaka izlemelisiniz..
Keyifli seyirler..


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...